Ayasofya Cami

6 4 e1668373155112 Ayasofya Cami

Ayasofya Tarihi

Ayasofya aynı yere üç defa inşa edilmiş muhteşem bir eserdir.. Şuan ki Ayasofya Üçüncü Ayasofya olarak bilinir. Ayasofya’nın ilk yapım aşamasına bakacak olursak Hıristiyanlığı Roma İmparatorluğu’nun resmi dini olarak kabul eden I. Konstantin döneminde başlatılmıştır. İstanbul’un yedi tepesinden birincisi üzerinde ahşap çatılı bir bazilika olarak inşası yapılan ve o dönemde Büyük Kilise ismiyle adlandırılan bu yapının açılışı, 360 yılında II. Konstantin döneminde gerçekleşmiştir. 404 yılında başlayan isyanda çıkan bir yangın neticesinde büyük ölçüde harap olmuştur.

İkinci Ayasofya, İmparator II. Theodosius tarafından birincisinin üzerine inşa ettirilmiş ve 415 yılında ibadete açılmıştır. Yine aynı şekilde bazilika ve ahşap çatılı olarak inşa edilen bu yapı ise, 532 yılında İmparator Jüstinyen aleyhinde çıkan Nika Ayaklanmasın da isyancılar tarafından yakılıp yıkılmıştır.İmparator Jüstinyen ise isyanın hemen bitiminde bu kez ilk ikisinden çok daha büyük ve görkemli bir Ayasofya yaptırmaya karar vermiştir.

Üçüncü Ayasofya Bizans İmparatoru I. Jüstinyen tarafından 532-537 yıllarında yaptırılmıştır. Doğu Roma’nın İmparatorluk Kilisesi olarak kullanılan Ayasofya, tarih boyunca isyanlar, savaşlar ve doğal afetler yüzünden sık sık zarar görmüştür. Ayasofya en büyük yıkımlardan birini 1204’te 4. Haçlı Seferi’nde şehrin tamamen istila edilmesiyle yaşamıştır. Haçlılar tüm şehirle birlikte Ayasofya’yı da yağmalamıştır. Çok değerli eserlerin ve emanetlerin bir çoğu o dönem çalınmıştır. İstanbul’da 1204 yılından 1261 yılına kadar süren Latin işgali müddetince Ayasofya, Roma Katolik Kilisesi’ne bağlı bir katedrale dönüştürülmüştür.

Ciddi zarar uğramış olan Ayasofya, İstanbul’da tekrar Doğu Roma idaresinin sağlanmasının ardından yapılan tamirlerle ayakta tutulmaya çalışılmıştır. Bununla birlikte, yapılan tamiratlar yetersiz kalmış ve 1346 yılında Ayasofya’nın doğudaki başkemeri ve kubbenin bir kısmı çökmüştür.
Ayasofya yapıldığında o dönem de , piramitler dışında dünya üzerindeki en büyük binaydı yaklaşık 1000 yıl boyunca da böyle kaldı. Kubbesi 1000 yıl boyunca en geniş ve de en yüksek kubbe olarak kabul edilmiştir. 1500 Yıllık Tarihe ve öneme sahip bu eser İstanbul’un en önemli ve özel yerlerindendir.

Ayasofya Ne Demek

Ayasofya’nın  isminde bulunan aya kelimesi  kutsal, azize, sofya kelimesi ise  herhangi bir kimsenin adı olmayıp Eski Yunancada bilgelik anlamındaki sophos sözcüğünden gelir. Ayasofya  kutsal bilgelik veya  ilahi bilgelik anlamına gelmekte olup Ortodoksluk mezhebinde Tanrı’nın üç niteliğinden biri olarak sayılır. Bu bakımdan ismin anlamı büyüktür

4 Ayasofya Cami

Ayasofya Ne Zaman Camii Oldu

Ayasofya 916 yıl boyunca Kilise olarak,  482 yıl boyunca ise Camii olarak kullanılmıştır . 916 yıl boyunca  kilise olarak ibadete açık olan eser, Fatih Sultan Mehmed’in 1453’te İstanbul’u fethetmesiyle Camiye dönüştürülmüştür. 29 Mayıs 1453’te, Osmanlı padişahı Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u aldığında, Ayasofya yaralanmış Bizans askerlerinin, kadınların ve çocukların sığındığı bir yerdi.

İstanbul’un Osmanlı Devleti’nin eline geçmesinden ardından kısa bir zaman Ortodoks Kilisesi mensupları  Ayasofya’da ibadete devam etmiştir.

Fatih Sultan Mehmet 1 Haziran 1453’te İstanbul’daki ilk Cuma namazını kıldıktan sonra , Ayasofya’nın Osmanlı yönetimi altında Cami olarak hizmet vereceğini duyurdu. Mihrap ve minber yapıldı, çan ve Haç kaldırıldı. Mozaiklerin üstü kapatıldı.

1481’de ise ilk minaresi yapıldı. Fatih Sultan Mehmet’ten sonra tahta geçen diğer hükümdarlardan Sultan İkinci Bayezid zamanında bir minare daha dikildi.

1509’da olan  büyük İstanbul depreminde ilk yapılan minare yıkıldı, yerine tuğladan bir minare yapıldı.

Diğer iki minare de Sultan İkinci Selim zamanında, Mimar Sinan tarafından yenileme çalışmaları sırasında inşa edildi. Bu nedenlerden dolayı Ayasofya’nın farklı zamanlarda yapıldığı için de  4 minaresi birbirinden farklıdır

10 Ayasofya Cami

 

Ayasofya Ne Zaman Müze Oldu 

1923 yılında Cumhuriyetin ilanından sonra bir süre Cami olarak kullanılmaya devam etse de, Ayasofya 1931’de kapatılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk’ün emri ve Bakanlar Kurulu kararı ile 1935 yılında müze olmuştur. Bu çalışmalar 15 yıl kadar sürdü ve 1947’de tamamlanmıştır. 1996’da Dünya Anıtları İzleme listesine yer alan Ayasofya’nın minareleri ve kubbesi, Dünya Anıtları Fonu’nun da desteğiyle 1997-2002 arasında restore edilmiştir. Müze aynı zamanda UNESO Dünya Mirası listesinde yer alır.

7 Ayasofya Cami

Ayasofya Mimarisi

Ayasofya mimari olarak son derece zordur. Bunun en önemli nedeni ise dikdörtgen bir binanın üzerine  kubbe yapılmış olmasıdır. İçerisine bakacak olursak; Ayasofya Yaklaşık olarak 7500 m²’lik bir iç alana sahiptir. İki katlıdır toplamda 107 adet sütun sahiptir.40 tanesi alt katta 67 tanesi ise üst katta bulunur.  Sütunların en uzun  yaklaşık 20 metredir. Sütunların yarıçapı 1,5 metre ve tahmini ağırlığı 70 tondur. Eserde ki kullanılan sütunların çoğu, binadan daha eskidir. Bunun sebebi de sütunların Anadolu’daki çeşitli mabetlerden buraya getirilmesidir

3 1 Ayasofya Cami

Ayasofya’nın İçindeki Mermer Küpler

Hellenistik Dönem’e ait, Pergamon antik kentinde bulunan ve tek parça mermerden yapılmış iki küp, dönemin hükümdarı  Sultan III. Murad tarafından Ayasofya’ya getirildi. Küplerin hemen alt kısımlarında musluklar yer alıyor. Yaklaşık 1250 litre sıvı alabilme özelliğine sahip  bu küplerden kandillerde ve bayram namazlarında halka şerbet dağıtılırdı

4 1 Ayasofya Cami

Ayasofya’nın İç ve Dışındaki Eserler

İç Mekandaki Eserler

Eşşiz bir Kubbe
Hat Levhalar, Çiniler Mozaikler,
Mihrap, Minber, Hünkar ve Müezzin Mahfilleri
Omphalion
Sultan I. Mahmut Kütüphanesi
Maksureler,
Mermer Küpler,
Dilek Sütunu,
Komutan Henricus Dandolo’nun Mezar Taşı
Viking Yazısı
Ayasofya Kapıları

Dış Mekandaki Eserler

Şadırvan
Sıbyan Mektebi,
Muvakkithane,
Sebiller,
Minareler,
Payandalar,
Hazine Binası,
İmarethane.
Osmanlı padişahlarının türbeleri,

12 1 Ayasofya Cami

8 1 Ayasofya Cami

7 1 Ayasofya Cami4 2 Ayasofya Cami

10 1 Ayasofya Cami

11 Ayasofya Cami

13 Ayasofya Cami

14 Ayasofya Cami

Ayasofya Cami’nin Terleyen Sütunun Sırrı 

Sütunun en büyük özelliği yaz ve kış ayları sürekli nemli olması. Bu yüzden bu sütuna terleyen direk deniyor. Sütunun zemininden başlayarak bir buçuk metrelik yüksekliğinde bir kısmı bakır plakalarla ile kaplıdır
İnanca göre sürekli baş ağrısı çekenleri, sindirim sistemi hastalıkları olanların bu direk tedavi ediyor. Önce iki rekât namaz kılınıyor, sonra hasta avuçlarını önce bakır plakalara sonra da yüzüne sürüyor. Bu hareket üç kez tekrarlanınca hastalıklar iyi olduğu söyleniyor.
Hatta İmparator Jüstinyen, çok sancılı bir baş ağrısı çekmekte iken bu sütuna yaslandığı ve hemen ardından da baş ağrısının kesildiği söylenir. Bu ani iyileşmenin sebebi sütuna bağlanıyor. Bu yüzden sütunun şifa verme özelliğine sahip olduğu biliniyor.

İsmini Hz. Meryem’in gözyaşlarından almış;
Terleyen sütun isminin kaynağının Hz. Meryem olduğu düşünülüyor. Hristiyanlara göre Konstantinopolis’in koruyucusu olarak gösterilen Hz. Meryem’in gözyaşlarının sebep olduğu belirtiliyor.
Günümüzde de terleyen sütunun üzerindeki oyuğa başparmağınızı yerleştirip, bir tam tur döndürmeyi başardığınızda dileğinin gerçekleşeceğine dair bir inançlar yaygın.

12 Ayasofya Cami

Ayasofya’nın Sırları Nelerdir

1 ) – Hz. İsanın Kutsal Emaneti
Bana göre Ayasofyanın en önemli sırrı Hz. İsa’nın çarmıha gerildiği haç ve kullanılan çivilerin gizli bir bölümde burada bulunması. Anlatılana göre; Kudüs’ten getirilen bu emanetler, Ayasofya’da gizli bir bölmede saklanıyor olması. Bu emanetlere Ayasofya’nın ev sahipliği yapmasındaki sır ise Hz. İsa’nın 40 bin yıl sonra dünyaya ineceği yerin Ayasofya olduğuna inanılması

5 2 Ayasofya Cami
2) – Kutsal Kase ile Birlikte Kaybolan Papaz
Ayasofya deki en çok şaşırtanı, kutsal kase ile birlikte kaybolan papaz , İstanbul’un fethi sırasında Ayasofya’da vaaz veren papazın, kasenin Müslümanların eline geçmemesi için bir anda kapıdan geçip kaybolduğu söyleniyor. Efsaneye göre papazın kapıdan geçtiğini gören Müslümanlar, arkasından koşsa larda bir andan dümdüz bir duvar ile karşılaştıklarını farketmişler. Papazla ilgili söylenen bir başka rivayet daha var o ise İstanbul, Hıristiyan dünyası tarafından geri alınırsa eğer kapı açılıp, papazın kaldığı yerden oradaki vaazına devam edeceği yönünde

6 Ayasofya Cami

3) – Hz. Meryem’in Gözyaşlarıyla Delinen Sütun
Ağlayan sütun bir zamanlar Hz. Meryem’in evinde olduğu rivayet ediliyor. Hz. İsa’nın yakalandığını ve işkence edildiğini duyan Hz. Meryem , burada gözyaşlarına boğulmuş ve akıttığı yaşlar bu sütunu eritmiş. Ayasofya yapılırken bu sütun Ayasofya’ya getirilmiş ve kilise bu sütunla kutsanmış. Kutsal olarak bilinen bu sütun hakkında pek çok hikaye bulunuyor. Günümüzde Ayasofya’yı ziyaret edenler, Hz. Meryem gözyaşıyla oluşan deliği parmaklarıyla çeviriyor ve dilek diliyor. Sütun bu sebeple dilek sütunu olarak da biliniyor.

12 Ayasofya Cami

4- İslam Dünyasını Sembolize Eden Levhaların Sırrı
Ayasofya İstanbul’un fethi ile birlikte camiye dönüştürülmesinden sonra bir İslam mabedi atmosferi oluşturmak için pek çok İslami motif eklenmiş. Bunların en önemlisi ise elbette Ayasofya’nın kubbesine yazılan “Allah, göklerin ve yerin nurudur” ayeti.
Hz. Muhammed (s.a.v) ile birlikte 4 halifenin isimlerinin yazıldığı levhalar ise İslam mabedi yaratılmasında önemli rol oynuyor. Öyle ki; Ayasofya Camii müzeye çevirildiği dönemde Ayasofya’dan levhalar çıkarılmak istense de bu istek gerçekleştirilememiş. Çünkü levhaların kapılardan geçmesine imkan yokmuş. Kapılardan büyük olan bu levhaların, neden bu kadar büyük yapılmasının gerçek sebebi ise zaten buymuş

10 1 Ayasofya Cami

4 3 Ayasofya Cami

5- Kıyametin Tarihi
Ayasofya ile ilgili inanışlardan biri diğeri ise sütunların birinde kıyametin kopacağı tarihin yazması Yapının güney girişindeki kapıdan girildiğinde, 3. sütunun üzerinde Hz. Hızır tarafından kıyametin ne zaman kopacağına işaret eden bir tarih bulunuyor. Sütunun üzerinde ise yazı şöyle On Sekizinde Yevm-i Pazar, sene 1038

5 3 Ayasofya Cami

6- Ayasofya’daki Tabutun Sırrı
Ayasofya’nın kıble kapılarında ortada bulunan yerdeki alanın içerisinde bir tabut bulunuyor. İnanışa göre bu tabut olduğu yerden oynatıldığı taktirde Ayasofya’nın yıkılacağı düşünülüyor. Kraliçe Sofya’ya ait olduğu bilinen tabutun üzerindeki kubbede ise 4 büyük melek figürü bulunuyor. Azrail, İsrafil, Cebrail ve Mikail meleklerinin figürleri ile tabut arasındaki ilişki incelendiğinde, tabutun yerinden oynatılması halinde Ayasofya’nın yıkılacağı dair düşünceler yer alıyor.

7 2 Ayasofya Cami

7- Taş Kesilen Balıkların Hikayesi
Ayasofya’da İmparator Kapısı’nın hemen önünde balık figürü yer alır. Onların da bir hikayesi var. Anlatılanlar göre Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u kuşattığı sırada Ayasofya’daki papazların balık kızarttığını söylüyor. Tavada kızaran balıklar ise İstanbul’un fethedildiğini anlayınca adeta kızgın yağın içerisinden çıkarak taş kesiliyor.

6 1 Ayasofya Cami

8- Ayasofya’nın Kıble Yönüne Çevrilmesi
Rivayete göre ; Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethettikten sonra cuma namazını Ayasofya’da kılmak istiyor. Fakat İmamlığını da yaptığı namaz sırasında iki kez namazı bozmak durumda kalıyor. İlk iki tekbirin ardından üçüncü tekbiri aldığında cuma namazını ancak kıldırabiliyor. Cami cemaati bunun sebebini kendisine sorduğunda ise şu cevabı alıyor: İstedim ki namaz sırasında bana ve bütün cemaate Kabe görünsün Bu niyetle birinci ve ikinci tekbirlerde Kabe görünmeyince namazı bozmak durumdaydım, ancak üçüncü tekbirde gözlerimin önüne geldi.” diyor. Akşemseddin ise olayı şöyle açıklıyor; Hz. Hızır saf tutmak için gelirken Terleyen Direğe Hz. Meryem’in  Ağlayan Sütunu parmağını soktu ve Ayasofya’nın yönünü kıbleye doğru çevirdi. Ondan sonra da namaza durdu. Böylece padişah üçüncü kez tekbir getirdikten sonra Kabe’yi tam karşısında gördü.

5 2 Ayasofya Cami

9- Şeytanın Hapsedildiği Yer
İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet, Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesi görevini hocası olan Akşemseddin’e veriyor. Cuma namazına yetiştirilmeye çalışılan Ayasofya’da, ne kadar çaba gösterilirse gösterilsin ilerleme olmayınca Akşemseddin, bunun sebebi olarak şeytanın işçilere verdiği vesveseler olduğunu düşünüyor. Bunun üzerine ise dua edip, Allah’a yalvaran Akşemseddin’in duaları kabul oluyor ve Allah, şeytanı Ayasofya’daki bir mermere hapsediyor.

6 2 Ayasofya Cami

10- Kapıların Tılsımı
Ayasofya’ya gelen herkesi etkileyen bu gösterişli kapıların da bir hikayesi var tabiki Ayasofya’nın birbirinden heybetli 361 kapısı bulunuyor. Ancak 101 tanesi diğerlerinden büyük olan kapıların tılsımlı olduğu söyleniyor. Çünkü bu kapılar ne zaman sayılsa ortaya fazladan bir kapı daha çıkıyor. İşaret alınıp sayılsa dahi yine bir kapı fazla çıkıyor

7 3 Ayasofya Cami

8 2 Ayasofya Cami

11- Deisis Mozaiğindeki Sır
Ayasofya’ya 1264 yılında  bir Deisis Mozaiği yapılıyor. Bu mozaikte yer alan Hz. İsa figürünün ise gerçekten İsa olmadığı ifade ediliyor. Bunun sebebi ise mozaikte yer alan İsa figürünün sağ kaşı üzerinde yer alan yara izidir. Yara izi 11 sayısını işaret ediyor ve bu izin aslında Pisagorcu Tarikat Üyesi Apollon’a ait olduğu biliniyor. mozaikte Apollon gözüküyor. Zorla Hıristiyanlaştırılan Paganlar, mozaiğe İsa figürü yapıyor görünseler de aslında Apollon’u resmediyorlar.

6 3 Ayasofya Cami

12- Pençe Nişanı
Ayasofya’nın güneydoğu tarafındaki kubbelerden birinin desteğin de, yerden tam olarak 6 metre yükseklikte bir iz bulunuyor. Pençeye ya da büyük bir ele benzetilen bu iz hakkında çeşitli rivayetler var. Bunlardan biri; Fatih Sultan Mehmet’in atının korkması sebebiyle bu sütuna elini dayaması. Atın hareketlerinin ise bu sütunu tahrip ettiği söyleniyor. Hikayeyi cezbedici kılan ise yerin 6 metre kadar yükseklikte bir bölgeye atın ulaşması

Ayasofya Nerede 

İstanbul ili Fatih ilçesinde  Avrupa yakasında bulunur. Gülhane ve Çemberlitaş’ın arasında Sultanahmet’te yer almaktadır. Tam olarak adresi şöyle  :

(Sultan Ahmet, Ayasofya Meydanı No:1, 34122 Fatih/İstanbul)

Ayasofya Nasıl Gidilir

Aşağıdaki toplu taşıma hatları ile Ayasofya-I Kebir Câmi-I Şerifi rahatça ziyaret edebilirsiniz ;
Otobüs ile 
28
46Ç
47Ç
66
77A
97G
BN1
EM1
Tren ile
MARMARAY (ATAKÖY – PENDIK)
MARMARAY (HALKALI – GEBZE)
Metro Metro:
M1A
M2
Tramvay Tramvay:
T1

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir